Steven Berkoff’un kaleme aldığı, orijinal adı Kvetch olan Dolu Düşün Boş Konuş, 2015’e sayılı günler kala, Muharrem Özcan yönetmenliğinde yeni bir rejiyle sahneliyor. Kvetch, İbranice kökenli bir kelime, İngilizcede sürekli şikâyet eden, mızmız kimse anlamında kullanılıyor. Oyun, mızmızlanmalarını birbirlerinden gizleyen insanların iç dünyalarını gösteriyor bizlere. Gerçek duygularını bastıran ve bunun sıkıntısıyla yaşamak zorunda kalan insanların hallerini aktaran Dolu Düşün Boş Konuş, ne kadar yalan hayatlar yaşadığımıza işaret ediyor.
REJİ AÇIKLARI KAPATIYOR
Oyun, fikir olarak derin bir konuya parmak bassa da, yerli yersiz kullandığı küfür ve sırtını dayadığı kendi olma derinliğini, “her havuzun dibi aynı” gibi ortaokul çağı tekerlemelerine indirgemesi hikâyenin yeterince etkisi altına girmemize olanak vermiyor. Ancak reji öyle başarılı ki, bütün bu eksiklikleri göz ardı edip oyunun seyrine kaptırıyorsunuz kendinizi. Dolu Düşün Boş Konuş‘un ‘gibi’ hayatlar yaşayan, karikatürize karakterlerinin hiçbiri aslında ‘istediği’ gibi yaşayamıyor. Bunu kendine itiraf etmedikçe sıkışmış, bastırılmış hayatlarının içinde boğuluyorlar. Karakterler ‘olması gerektiği’ gibi davranırken, iç sesleri devreye giriyor ve sahnedeki kişiler donup, iç ses itirafının bitmesini bekliyorlar.
BASTIRILMIŞ DUYGULAR ORTAYA ÇIKTIKÇA..
Dona ve Frank’in evinde akşam yemeğindeyiz. Ev sahipleri, Frank’in iş arkadaşı Henry ve rutin davetli kaynana arasındaki diyalogla başlıyor oyun. Olmadıkları gibi davranmanın ağırlığı altında eziliyorlar. Olanları bir köşede oturup izleyen kişi, Frank’in müşterisi olan ticaret erbabı sahnedeki yerini aldığında, oyun daha keyifli bir hale geliyor. Dona’nın dediği gibi, her biri içindekini dışa vurdukça, fanteziler, cinsel tercihler, ticari uyanıklıklar, sosyal kaygılar ortaya serildikçe, özgürleşiyorlar. Masa sandalyeden oluşan dekora oyuncuların abajur kılığına bürünerek katkı sağlamaları son derece pratik bir çözüm olmuş. Oyuncular, vücut dilleriyle ve performanslarıyla ritmi sürekli canlı tutarak büründükleri karakterin hakkını veriyorlar. Muharrem Özcan yönetmenliğindeki Dolu Düşün Boş Konuş önümüzdeki yılın başarılı prodüksiyonlarından biri olarak izlenmeye değer. ESRA KARATAŞ