
AYM: Barışcıl toplantı ve gösteri hak engellemek suç
AYM, bireysel başvuruda önemli bir karara imza attı: Valilerin gösterileri engellemesini, polislerin uyarı yapmadan biber gazı kullanmasını hak ihlali saydı.
Anayasa Mahkemesi (AYM), İç Güvenlik Paketi’yle ülkeyi hapishaneye çeviren hükümeti, onun emrindeki valileri, polisleri ve tüm bunların hukuksuz eylemlerini cezasız bırakan yargıyı mahkum eden bir karara imza attı. Valilerin toplantı gösteri hakkını yasaklayan emirler vermesini, polisin barışçıl gösterileri engellemesini, savcıların polis şiddetini etkili şekilde soruşturmamasını hak ihlali sayan AYM, ilk kez ‘uyarı yapmadan rastgele biber gazı kullanılması da hak ihlalidir’ içtihadına imza attı. Polisin yasadışı olsa bile toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılanlara karşı hoşgörülü ve sabırlı olması gerektiği uyarısı yapan AYM, ilk kez biber gazı kullanımıyla ilgili de kriterler getirdi. AYM, bu önemli kararlarını, 2012’de KESK’e bağlı Eğitim-Sen İzmir Şubesi üyelerinin 4+4+4 eğitim sistemini protesto etmek için İzmir’den Ankara’ya hareket etmeleri sırasında yapılan polis müdahalesi ile ilgili bireysel başvuru davasında verdi. Ankara’ya hareket etmeleri valilik emriyle yasaklanan, bunu protesto edince de polis tarafından darp edilerek yaralanan, üstüne de izinsiz gösteri ve polise direnmek suçundan yargılanan beş öğretmen ile bir müfettiş, özgürlüklerini kısıtlayan ve kendierini darp edenler hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Ancak, valilik bu suçla ilgili polis ve amirlerine soruşturma izni vermemiş, İdare Mahkemesi bu kararı onaylamış, İzmir Başsavcılığı da suçlanan görevlilerle ilgili dosyayı soruşturmaya yer olmadığı kararıyla kapatmıştı. Öğretmenler bunun üzerine, AYM’ye başvurmuş ve hak ihlallerinin tespit edilerek giderilmesini istemişti. AYM’nin bu başvuruyla ilgili gerekçeli kararını dün yayımlandı. AYM Genel Kurulu’nda sadece 1 karşı oyla alınan gerekçeli kararında bazı bölümler şöyle:
VALİ YASAK EMRİ VEREMEZ:
Başvurucuların genel yasaklayıcı emir ile Ankara’da yapılacak basın açıklamasına katılmalarının bu tutuma karşı yaptıkları gösteri yürüyüşünün engellenmesi Anayasa’nın 34. maddesinde güvence altına alınan toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının tüm başvurucular yönünden ihlal edildiği sonucuna varılmıştır.
YASADIŞI DAHİ OLSA:
Yasadışı dahi olsa barışçıl amaçla yapılan bir protestoda grubun dağılması yönünde polisin daha sabırlı ve hoşgörülü olması gerekir. Barışçıl amaçlarla bir araya gelmiş kalabalıkların toplantı hakkını kullanırken kamu düzeni açısından tehlike oluşturmayan ve şiddet içermeyen devletin sabır ve hoşgörü göstermesi çoğulcu demokrasinin gereğidir…
ETKİLİ SORUŞTUR:
Savcılık,şartlar ne olursa olsun yetkililer, resmi şikayet yapılır yapılmaz harekete geçmelidir. Şikayet yapılmadığında bile işkence ve kötü muamele olduğunu gösteren yeterli kesin belirtiler olduğunda soruşturma açılması sağlanmalıdır. Bu bağlamda soruşturmanın derhal başlaması, bağımsız biçimde kamu denetimine tabi olarak özenli ve süratli yürütülmesi ve bir bütün olarak etkili olması gerekir…
BUNUN KIRAN POLİSİ CEZALANDIR:
Soruşturmalar sorumluların tespitine ve cezalandırılmalarına imkan verecek ölçüde etkili ve yeterli olmalıdır. Başvurucu Ali Rıza Özer’in güvenlik güçlerinin müdahalesi ile maruz kaldığı eylemden dolayı Anayasa’nın 17.madde 3.fıkrasında güvence altına alınan kötü muamele yasağının usulü boyutu bakımından ihlal edildiği sonucuna varılmıştır
Adnan Keskin