Çarşamba , 27 Mayıs 2015
Anasayfa » Yazarlar » Anayasa inşa süreci: Güney Afrika örneği (2)
Anayasa inşa süreci: Güney Afrika örneği (2)

Anayasa inşa süreci: Güney Afrika örneği (2)

 

Güney Afrika’da, 22 Kasım 1995’te biten 10 aylık süreç sonunda ilk anayasa taslağı yayınlandı ve ikinci aşamaya geçildi. İkinci süreçte müzakereler öncelikli olarak tartışma yaratan ve çok seçenekli ele alınan maddeler üzerine yoğunlaştı.. Halkın katılımını kolaylaştırmak ve taslağın içeriğini anlaşılabilir kılmak için “Siz ve Yeni Anayasanın İnşası” başlıklı bir kitapçık dağıtıldı. Eğitici posterler hazırlandı, anayasal diyalog bülteni çoğaltılarak “Anayasalar ve Demokrasi” başlıklı broşürler dağıtıldı.

İkinci süreç içerisinde radyo ve televizyon programları ile internetle yapılan bilgilendirme faaliyetlerine devam edildi.. Bu süre içinde yaklaşık 250 bin dilekçe daha alınarak çözülmesi gereken 68 konu üzerinde çalışmalar devam etti. Sürecin sonuna doğru ölüm cezası, mülkiyet, resmî diller, yargıç atamaları, nispî temsil gibi bazı temel maddeler üzerinde kesin bir karar verilmemiş olmasına rağmen genel bir uzlaşmaya varılarak yeni anayasa metni, 8 Mayıs 1996 tarihinde Kurucu Meclis tarafından kabul edildi.

Anayasa metni, Kurucu Meclis’te onaylandıktan sonra Anayasa Mahkemesi, temel hak ve özgürlüklerin bazı noktalarda Anayasa Mahkemesi’nin denetiminden çıktığı, ombudsmanın yeterince bağımsız olmadığı ve yerel yönetimlerin yeterli yetkilere ve finansmana sahip olmadığı gerekçesiyle metni Kurucu Meclis’e geri gönderdi. Anayasa Mahkemesi’nin onay sürecinde dahi, dilekçe sunulmasına imkân verildi, reklamlara “Haklarınızın Güvencesi Anayasa” ve “Bütün Bir Ulus İçin Tek Bir Yasa: Anayasa” gibi sloganlarla devam edildi. Anayasa metni, Anayasa Mahkemesi’nce kabul edilerek 10 Aralık’ta Cumhurbaşkanı Mandela tarafından imzalandı.

Anayasa’nın 4 Şubat 1997’de yürürlüğe girmesinden sonra Anayasa’yı anlatma, benimsetme ve uygulama süreci başlatıldı. 11 resmî dilde yedi milyon kopya basılan Anayasa’nın dört milyonu okullara gönderildi, iki milyonu postane bürolarında halka sunuldu, geri kalanı polis teşkilatı, ordu ve sivil toplum kurumlarına ulaştırıldı. Okullara ve kütüphanelere insan hakları çizgi-romanı dağıtıldı, görme engelliler için özel kaset sürümleri hazırlandı.

Güney Afrika’da yaşanan süreçle ilgili şu değerlendirmeler yapılabilir. Halka erişim oranı yüzde 73’leri buldu.. Sürece katılan taraflardan her biri en zor anlarda bile mümkün olduğu kadar müzakereci bir tutum sergiledi. Müzakere, demokrasi ve temel hak ve özgürlükler dışında kalan konularda katılan her bir tarafın zaman zaman ödünler vermesi anlamında cereyan etti. Süreçte danışma, katılım, müzakere, uzlaşma önemli oldu. Anayasa, toplumsal barışı sağlayacak bir proje olarak ele alındığından bu süreci yönetenler intikam duygusundan anayasa inşa süreci ile kurtulduklarını belirttiler. Güney Afrika Anayasası’nın yapım süreci, halkın katılımının üst seviyede olduğu en önemli yasama süreci olarak gösterilmekte. Müzakerelerin sonuçlanması için kesin bir süre tayin edilmiş olması da kilitlenilen noktalarda tartışmaların uzamasını engelleyip, uzlaşmayı teşvik etmiş bulunmakta. İnsanların kendi gelecekleri üzerine alınacak kararlarda söylediklerinin dikkate alınması onları hak ve özgürlükleri kullanmada ve korumada daha istekli kıldığı açık. Nelson Mandela’nın Anayasa’nın kabulünden sonra dediği gibi Güney Afrika halkı artık “özgür olmakta özgürdür”. Bu bakımdan Güney Afrika’nın anayasa inşa süreci önemli bir örnek.

Osmanlı-Türk anayasa tarihinde, anayasanın muhatapları olan bireyler ve gruplar anayasaların inşa süreçlerinde hiçbir zaman söz sahibi olamadılar. Devlet daima totaliter eğilimli otoriter karakteriyle toplumu yukarıdan değiştirmeye kalktı, toplumun ne istediğini duymak istemedi.. Resmî ideoloji, anayasalar, kanunlar ve uygulamalarla topluma dayatıldı. Kurmaca bir hukukla adil yargılanma hakkı çiğnendi. Herkes bakımından hak ve özgürlükleri yeni bir toplumsal sözleşmede güvence altına almak, devleti bu amacı gerçekleştirecek her türlü etnik kimliğe, dine ve inanca eşit mesafede duran bir aygıt olarak düzenlemek bakımından bireylerin ve toplumun anayasa inşa sürecinde fikirlerini belirtmeleri başlangıç noktası.

Peki, bu süreç sonunda Güney Afrika ortaya nasıl bir anayasa çıkardı? Devam edeceğim.

[email protected]

www.umitkardas.com

twitter.com/umit_kardas

 

Etiketler:

Hakkında Ümit Kardaş

Ümit Kardaş