Taraf Gazetesi Düşünmek Taraf Olmaktır
Başkanlık sistemi
İktidar partisinin doğal liderinin 7 Haziran 2015 seçiminin en temel ve acil sorunu hâline getirdiği, ısrarla savunarak seçmenlerinin hayata geçirilmesini sağlayacak oranda oy çoğunluğunu sağlamaları yönünde telkin ve taleplerde bulunduğu başkanlık sisteminin Fenerbahçe Spor Kulübü’ndeki fiilî uygulamasının başarısız olması iktidar partisinin doğal lideri için öğretici olmalı.
Fenerbahçe Spor Kulübü’nün başkanı 18 yıldır fiilen başkanlık sitemini uygulayarak her şeye tek başına karar verip yönetiyor. Bu sistemin başarılı olduğunu sanırız kimse savunamaz.
3 Temmuz sürecinde, başkanın bir yıl tutuklu kalması gibi sıkıntılı olaylar yaşandı.
Geçen yılın şampiyonluğu avantajıyla 2014-2015 sezonuna girme fırsatını yakalayan Fenerbahçe son dört haftaya kadar başa baş götürdüğü şampiyonluk yarışından büyük ölçüde koptu.
Kulüpte her şeye başkan karar verip uyguluyor. Teknik direktör seçimini, futbolcu transferlerini başkan yapıyor. Müsabakalar esnasında takımdan kimin çıkıp kimin gireceğine karar verip teknik direktöre emir ve talimatlar yağdırıyor.
Devre arasında soyunma odasına girip futbolcuları genellikle fırçalıyor. Hakemlere görünüyor. Malum basın da sonuç Fenerbahçe lehine olunca, mucize “Azizsilin etkisi” çığırtkanlıklarıyla manşetler atıyor.
Çarşamba günü oynanan ve 1-1 biten Fenerbahçe– Kayseri Erciyesspor müsabakası esnasında Aziz Yıldırım’ın İsmail Kartal’a iletilmek üzere idari menajere locadan telefonla emir ve talimatlar verdiği, devre arasında soyunma odasına girdiği, hakemlere bazı şeyler söylediği ve bu nedenle Federasyon Disiplin Kurulu’na sevk edildiği basında yer aldı.
Bu sütunda sezon başında dile getirmeye çalışmıştık. Futboldan biraz anlayan biri Fenerbahçe’nin sezon başındaki şartlarda başarılı olabilmesinin güçlüğünü görürdü. Ancak tam tersine futbol ulemalarının çoğu birkaç hafta öncesine dek Fenerbahçe’nin şampiyon olacağı kehanetlerinde bulunuyorlardı.
Daha önce yazdık bir kez daha yazalım. Geçen yılın şampiyonu Fenerbahçe’nin bu sezon başı hazırlık döneminde teknik direktörü başkan tarafından kovuldu. Yerine de yardımcı antrenör getirildi.
Yardımcı antrenör İsmail Kartal’ın deneyimsizliği hiç dikkate alınmadı. Takıma ne sezon başında ne de devre arasında bir takviye yapıldı.
Başkan’ın tercihi ve kararıyla Atletico Madrid’oen yüksek ücretle transfer edilen Diego yedek kulübesinde oturtularak zaman zaman oyuna sokuldu.
Belki de futbol hayatının en kötü dönemini geçiren Emenike ısrarla oynatıldı. Vasat ve sıradan forvet oyuncularından performans beklendi.
İsmail Kartal’ın devre arasında kovulacağını tahmin etmiştik ancak bunda yanılmışız. Başkan İsmail Kartal’a sezonu tamamlattırdı ancak sonuç pek iyi olmadı.
Bize göre Fenerbahçe ligi üçüncü sırada tamamlayacak.
3 Temmuz gibi çok zor ve sıkıntılı bir sürecin atlatılmasında büyük katkısı olan muhteşem Fenerbahçe taraftarı ve seyircilerine yapılan bu haksızlığın ve saygısızlığın elbette bir bedeli olacaktır.
Başkanlık paranoyasının Fenerbahçe’deki kötü örneğiyle, ülkemizde de sporumuzda da demokratik, şeffaf ve katılımcı yönetim biçiminin en doğru, en sağlıklı, en mantıklı ve akılcı sistem olduğunu hatırlatalım istedik.
*
Not:
Geçmiş yazılara şu linkten ulaşabilirsiniz:
