
Kahramanlar ve canavarlar
Bazen eldeki malzemeler ne kadar iyi olursa olsun, yapılan şey istenen sonucu vermez. Harika bir polisiye romanı sinemaya uyarlamak için usta bir yönetmen, yetenekli bir senarist bulunur. Sonra filmin kadrosuna her biri diğerinden başarılı isimler eklenir, sinemaseverler filmi heyecanla beklemeye başlar ancak perdeden görünen, beklentilerin çok altında bir filmdir.
Tom Rob Smith’in oldukça ses getiren romanı “Child 44/ 44. Çocuk”un sinemaya uyarlanması da böyle oldu. Daniel Espinoza’nın yönetmen koltuğuna oturması, Richard Price’ın senaryoyu yazması ve harika oyuncularla çalışılmasına karşın 44. Çocuk ne yazık ki istenen başarıyı yakalayamıyor.
Öncelikle, Stalin’in oldukça güçlü olduğu 1950’ler. “Cennette suç olmaz” diyen Sovyet yönetimine karşın sadece çocukları öldüren bir seri katil var. Görevine ve ülkesine sıkı sıkıya bağlı olan Leo Demidov (Tom Hardy) bu katili yakalamak istiyor ancak Stalin’in Sovyetler Birliği kapitalist düzenin yarattığı seri katilin kendi cennetlerinde olmayacağını iddia ediyor.
Ayrıca Leo’nun İkinci Dünya Savaşı zamanında birlikte savaştığı ama çatışmalarda korkaklığını göstermiş, Leo’yu kıskanan Vasili Nikitin (Joel Kinneman) var. Leo’nun yerine geçmek için her türlü kötülüğü yapabilecek olan Vasili’nin sırtını dayadığı komutanı Binbaşı Kuzmin de (Vincent Cassel) ona her türlü desteği çıkıyor.
Bunlarla beraber esasında hiçbir zaman hislerini, düşüncelerini kocasına açamamış, ayrıca çalıştığı okulda öğretmen arkadaşları bir bir tutuklanan Leo’nun eşi Raisa Demidova (Noomi Rapace) var.
Bu kadar farklı durumun içinde Leo bir yandan katili bulmaya çalışırken bir yandan Vasili’nin oyunları sonucu Voualsk’a sürülüyor ve General Nesterov’un (Gary Oldman) emrine veriliyor. Bu kadar hikâyenin iç içe geçtiği ortamda ne yazık ki hikâyenin çoğu kısmı boşta kalıyor.
Oldukça farklı ülkelerden bir oyuncu kadrosunun yer almasına karşın 44. Çocuk’ta hiç Rus oyuncu yok. Ancak bütün oyuncular ağır Rus aksanlı İngilizce ile konuşuyorlar. Ne var ki bu, filmin eksikliklerini kapamaya yetmediği gibi çoğu noktada anlamsız da kaçıyor.
- Çocuk’un güzel birkaç yanından biri Tom Hardy’nin oldukça başarılı performansı. Onun dışında bazı sahneler hariç yapım isteneni veremiyor. Hattâ oldukça ağır işleyen ve merak uyandıran kimi düğümler filmin ortasında hızlıca çözülmeye başlıyor.
Filmin duygusal kısmı ise Leo ile eşi Raisa arasında geçiyor. İkilinin ilişkileri bir açıdan Green Card/ Yeşil Kart filminde Andie MacDowell ile Gerard Depardieu’nün yaşadıklarına benziyor.
Savaş kahramanı Leo’nun çocuk katili bir canavarı bulmaya çalışırken kendisine her şeyi veren ülkesinin ne kadar canavarca olduğunu görmesi 44. Çocuk’un hoş yanlarından biri. Zaten bir ülkeye veya yönetime sorgusuz sualsiz biat edenlerin bir gün savundukları sistemlerin ne kadar canavarca olduğunu görüp şaşırmaları kaderlerinde vardır.
- Çocuk oldukça iyi bir ekibe karşın isteneni veremeyen, buna rağmen seyirciye bir şekilde kendisini izlettiren bir film. Hollywood’un iddialı yapımlarının gösterime girdiği bu dönemde fena sayılmayacak bir polisiye izlemek isteyenleri memnun edebilir.
Kahramanlıkla canavarlık arasında pek de fark yoktur. Charlie Chaplin’in Monsieur Verdoux filminde söylediği ve çok da bilinen sözde dediği gibi, “Bir kişiyi öldürünce katil, binlerce kişiyi öldürünce kahraman olursunuz”. Ama belki de gerçek kahramanlık binlerce kişiyi öldürmek değil, yaşatmaktan geçiyordur.
CHILD 44/ 44. ÇOCUK
Yönetmen: Daniel Espinosa
Senaryo: Richard Price
Görüntü Yönetmeni: Olivier Wood
Oyuncular: Tom Hardy, Gary Oldman, Noomi Rapace, Joel Kinnaman
*
Not:
Geçmiş yazılara şu linkten ulaşabilirsiniz: