Perşembe , 28 Mayıs 2015
Anasayfa » Yazarlar » Maden sahipleri istedi, çalışma süresi yeniden düzenlendi
Maden sahipleri istedi, çalışma süresi yeniden düzenlendi

Maden sahipleri istedi, çalışma süresi yeniden düzenlendi

Kanunların bir kat’iliği, kesinliği vardır. Onun için adı kanundur yasal düzenlemelerin. Zırt pırt değişmesin, değiştirilmesin diye adına kanun denmiştir, bu düzenlemelerin… Ama gelin görün ki, Meclis’te muhtemelen el kaldırıp indirenlerin de fark etmediği son torba kanunda daha altı ay önce değişiklik yapılan düzenleme yeniden değişti. Ne kadar ciddiyetsiz ve seviyesiz bir durum değil mi allahaşkına. Değişen maddeyi izah edeceğim ama önce böyle kepazeliğe sebep olan iki hususu izah edelim.

 

Birincisi; bir yasal düzenleme yapılırken enine boyuna düşünülmeden, konunun taraflarının görüşü alınmadan, akademisyenlerin bilgisine başvurulmadan, sendikaların tecrübeleri dinlenmeden masa başında birkaç teknokrat oturup “ben yaptım, oldu” mantığıyla kanun yazıp Meclis’e gönderiyorlar. İkincisi ise; kanun değişikliğinden olumsuz etkilenen sermayedarların Meclis’e bastırıp yeniden madde yazdırmasıdır. İşte tam da bu iki tasnife uygun bir madde, son çıkan torba kanunda vardı.

 

MADENLE İLGİLİ ALTI AY ÖNCE TORBA İLE GELEN, YENİ TORBA İLE GİTTİ

 

Daha altı ay önce yürürlüğe giren 6552 sayılı torba kanunla 4857 sayılı İş Kanunu’nun 41. maddesinin onuncu fıkrası “Yer altında maden işlerinde çalışan işçilere, bu Kanunun 42 nci ve 43 üncü maddelerinde sayılan hâllerde ‘haftalık otuz altı saati aşan’ her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yüzden az olmamak üzere arttırılması suretiyle ödenir” şeklinde eklenmişti. Burada maksat ülkemizde normalde 45 saat olarak uygulanan haftalık çalışma saatinin maden işyerleri için daha az planlamasıydı. Böylece işçiler daha az yorulacaklar ve fazla çalışma yapmaları hâlinde daha az bir zamanda daha çok fazla mesai alacaklardır. Ancak yeni 6645 sayılı torba kanun ile birlikte sözkonusu fıkra; “Yer altında maden işlerinde çalışan işçilere, bu Kanunun 42 nci ve 43 üncü maddelerinde sayılan hâllerde ‘haftalık otuz yedi buçuk saati aşan her bir saat fazla çalışma için verilecek ücret, normal çalışma ücretinin saat başına düşen miktarının yüzde yüzden az olmamak üzere arttırılması suretiyle ödenir” şeklinde değiştirilmiştir. Buna göre; 4857 sayılı İş Kanunu’nun 41. maddesinin onuncu fıkrasında yer alan “haftalık otuz altı saati aşan” ibaresi “haftalık otuz yedi buçuk saati aşan” şeklinde değiştirilmiştir. Bu değişikliğin sebebi tamamen duygusal. Zira, sözkonusu değişiklik yapıldığında sms ile maden işyerleri işçileri işten çıkarmışlardı. Bu konu ile ilgili Sayın Bakan’ın tabiri ile 50 kişi araya girmişti ve nihayet sözkonusu değişiklik maden sahipleri istemediği için değiştirildi ve çalışma süresi haftalık otuz yedi buçuk saat oldu.

 

SOMA DAVASINA DENK GELDİ

 

Hatırlanacağı üzere sözkonusu değişiklik bilhassa Soma ve Ermenek maden faciaları sonrası yapılmıştı, ama sırf birilerini tatmin etmek için kanun hazırlanmasından dolayı 2014’ün eylül ayında yapılan değişiklik tam da Soma davasının başladığı hafta yeniden değiştirildi. Bakalım Soma davasından ne çıkacak. Normal şartlarda 301 kişinin ölümüne sebep olan işveren için bu davanın çok farklı devam etmesi gerekir. Ama muhtemelen taksirle adam öldürmeden birkaç yıl ile yargılanıp kurtulacak. Ne olsa arkasında sırf maden sahipleri beğenmedi diye altı ay içinde kanun değişikliğini yaptıracak bir zihniyet var.

 

TORBADA İŞÇİLERE YENİ İZİN HAKLARI

 

Nihayet torba kanunla işçilere esaslı, herhangi bir inisiyatifine tabi olmayacak şekilde yıllık izin haricinde mazeret izni oluşturulmuş oldu. Hatırlarsanız bu konuyu daha “İşçinin babalık izni patronun inisiyatifinde” diye eleştirmiştim. Yeni torba ile bu konu açıklığa kavuştu. Buna göre torba kanunla 4857 sayılı kanuna ek-2. Madde olarak eklenen maddede; “İşçiye; evlenmesi veya evlat edinmesi ya da ana veya babasının, eşinin, kardeşinin, çocuğunun ölümü hâlinde üç gün, eşinin doğum yapması hâlinde ise beş gün ücretli izin verilir. İşçilerin en az yüzde yetmiş oranında engelli veya süreğen hastalığı olan çocuğunun tedavisinde, hastalık raporuna dayalı olarak ve çalışan ebeveynden sadece biri tarafından kullanılması kaydıyla, bir yıl içinde toptan veya bölümler hâlinde on güne kadar ücretli izin verilir” denildi. Ve sözkonusu mazeret izni yolu açılmış oldu.

[email protected]

 

*

Not:

Geçmiş yazılara şu linkten ulaşabilirsiniz:

http://arsiv.taraf.com.tr

Etiketler:

Hakkında Nusret Ezer

Nusret Ezer