
MHP ve HDP’nin seçim bildirgelerinde spor
Geçen hafta CHP’nin seçim bildirgesinde spor öneri ve vaatlerini yazmıştık. CHP’nin önerilerindeki spor politikası, yapılanması ve yönetimine ilişkini çelişkileri vurgulamıştık. Bu yazımızda da MHP ve HDP’nin spor programlarına değinmek istedik.
MHP’nin seçim bildirgesinde spora ilişkin öneriler şöyle:
- Milli spor politikası doğrultusunda mevcut eğitim-öğretim kurumlarını spor bilimleri fakültesine dönüştürmek.
- Yağlı güreş ve cirit sporunu uluslararası hâle getirmek.
- Türk dünyası dostluk ve kardeşlik oyunları düzenlemek.
- Kamu kurumlarına ait atıl durumdaki spor tesislerini hizmete sunmak.
- Spor kulüpleri kanununu çıkarmak.
MHP’nin kısa spor önerilerinde detaya girilmemesine rağmen milli bir spor politikasından söz edilmesi önemli. Yıllardır sporumuza yapılan yatırımlardan istenen ve ihtiyaç duyulan verimin alınamamasında en önemli etken akılcı ve sağlıklı bir devlet politikamızın olmamasıdır.
Bildirgede milli spor politikasının ana hatlarının belirtilmesi daha isabetli olurdu.
Mevcut eğitim ve öğretim kurumlarının spor bilimleri fakültesine dönüştürüleceğine ilişkin öneride ise ilköğretim ve orta öğretim okullarındaki çocuk ve gençlerin spora katılımlarının nasıl sağlanacağı belirtilmemiş.
Mevcut eğitim yapılanmamız ve sistemimiz sporumuzun önündeki en büyük engel. Sporcu kaynağı ve potansiyeli olan ilköğretim ve ortaöğretim okullarında sağlıklı ve akılcı bir spor altyapısı ve sistemi yok, okul spor tesisleri çok yetersiz. Buna karşın hemen hemen her üniversitede beden eğitimi ve spor yüksek okulları var. Bu önerinin bu çarpık yapıyı nasıl çözeceğini anlayamadık.
HDP’nin seçim bildirgesindeki spor önerileri de şöyle:
- Demokratik, katılımcı yerel gençlik meclisleri modeli uygulanacağı.
- Halkın kolayca ulaşacağı spor merkezleri, sahaları, alanları yaratılacağı.
- Sporda cinsiyetçiliğe son verileceği.
- Spor federasyonlarının demokratik ve özerk bir yapıya kavuşturulacağı.
- Spor yönetimlerinin, sporcuların ve diğer spor insanlarının katılımına kapalı, sermaye kontrolündeki oligarşik mekanizmaların ve medya ile olan çıkar ilişkilerinin ortadan kaldırılacağı.
- Spor yönetimi ve yapılanmasının, insanın insan olarak kendi olanaklarını geliştirme, kendini aşmaya çalışma rakibe ve onun emeğine saygı duyma, adil koşullarda mücadele etme, kazanmaktan çok yarışın ve etkinliğin parçası olmayı önemseme gibi değerleri aktaracağı.
- Spora ayrılan kaynakların öncelikle geniş kitlelerin performans, başarı ölçütünden bağımsız olarak gerçekten spor yapmasını sağlamaya yatırılacağı.
- Amatör sporun destekleneceği, mahalle ve köylerde spor merkezlerinin kurulacağı.
- Sporun militarizm, cinsiyetçilik ve milliyetçiliğin av sahası olmaktan çıkarılacağı.
- Passolig uygulamasına son verileceği.
- Lisanslı sporcuların spor dallarına göre dağılımının dengeli hâle getirileceği, futbolun bütün diğer spor dallarını marjinalleştiren baskınlığının azaltılacağı.
HDP’nin seçim bildirgesinde sporun çok ciddiye alındığını, önemsendiğini, sporumuzun temel sorunlarının tespitinin yapıldığını bu temel sorunlara spor felsefesi, bilinci ve kültürü anlayışıyla sistematik çözümler önerildiğini belirtmeliyiz.
*
Not:
Geçmiş yazılara şu linkten ulaşabilirsiniz: