Perşembe , 21 Mayıs 2015
Anasayfa » Yazarlar » Nereye koşuyoruz
Nereye koşuyoruz

Nereye koşuyoruz

Atletizmin sorunları Türkiye Atletizm Vakfı ile Kadir Has Üniversitesi Spor Çalışmaları Merkezi’nin ortaklaşa düzenledikleri “Nereye Koşuyoruz” başlıklı spor çalıştayında bir kez daha tartışılmış.

Kırk yıldır yüzlerce kez yapılan tartışmalardan biri daha gerçekleştirilmiş. Yıllardır sporun ve atletizmin sorunlarının tartışıldığı tüm etkinlerde yüzlerce, binlerce kez konuşulan konular yine dile getirilmiş. Bunca emeğe, harcamaya ve beklentilere rağmen verimsiz harcamalar ve keyfiliklerle atletizmimiz maalesef birkaç istisna sonuç hariç doping batağına saplandı.

Çalıştayda İstanbul örneğinde 1617 kulübün 44’ünde atletizm şubesi bulunduğu, antrenman sahası sayısının da sadece altı olduğu belirtilmiş. Bu iki rakam bile her şeyi gösteriyor.

Tartışmacılardan iki eski milli atlet ve federasyon başkanlarından sevgili dostlarımız Mehmet Yurdadön ve Mehmet Terzi de görüşlerini , eleştirilerini ve önerilerini dile getirmişler.

Mehmet Yurdadön ve Mehmet Terzi sporculuk dönemlerinden bu yana tanıdığımız ve federasyon başkanlıkları dönemlerinde de çok yakın olduğumuz iki eski dost. İkisinin de iyi niyetlerinden kuşkumuz yok. İkisinin de Atletizm Federasyonu başkanı olmaları atletizmimiz için önemli bir şanstı. Çalıştaydaki konuşmalarıyla ikisi de başkanlık dönemlerinde yeterince başarılı olamadıklarını bir anlamda itiraf etmişler.

Mehmet Yurdadön bir dönem federasyon başkanlığı yaptı. Onun dönemi siyasi ve idari şartlar bakımından pek elverişli değildi, başarısızlığının haklı mazeretleri vardı.

Mehmet Terzi ise başkanlık döneminde önemli bir şans yakaladı. Terzi tek parti iktidar döneminde arkasına siyasi desteği de alıp idari ve mali özerklik olanağına da kavuşarak iki dönem başkanlık yaptı. Bu dönemlerde iyi çalışmalar da yaptı ancak sonuç olarak çalıştaydaki konuşmasından atletizmin eksiklik ve ihtiyaçları konusundaki temenni ve eleştirileriyle temel sorunların hâlâ çözülemediğini itiraf ediyor.

Buradan iki eski dostumuza sitem edelim. Sevgili Yurdadön ve Terzi, eski şampiyon atletler olarak kaybedeceğiniz hiçbir şey yoktu inandığınız projelerin gerçekleşmesi için, direnip gerekirse istifa etseydiniz keşke.

Atletizm sporların anası. Atletizmi geliştirmeden diğer spor branşlarını da geliştiremezsiniz. Bu sütunda defalarca dile getirmeye çalıştık. Ülkemizde ciddi ve kalıcı bir spor politikası gerçekleştirilemeden sağlıklı bir spor yapısına kavuşmak olanaksız.

Spor bir yaşam biçimi olmadan, tabana, okullara yaygınlaştırılmadan, sağlıklı bir kulüpleşme gerçekleştirilmeden biz daha sorunları çok konuşup dururuz.

13 yıllık AKP iktidarı döneminde yakalanan büyük şans sporda da boşa harcandı. Yıllardır talep edilen sporda özerklik bu dönemde şeklen gerçekleştirilerek sistem siyaset malzemesi olarak dizayn edildi.

Son dönemlerde federasyon seçimleri, siyasi destekli tek adaylarla yapılıyor. AKP’li olmayan, AKP’nin desteğini alamayan hiç kimse spor federasyonları seçimlerinde aday olamıyor.

Manipüle seçimlerle federasyonlar adeta siyasi parti yan örgütü hâline getirildi. İdari ve mali özerklik aldatmacasıyla kaynaklar israf edilerek sporumuzun temel sorunları çözülemedi.

Başarılı ve şampiyon sporculara burs, iş ya da makul sosyal güvence destekleri yerine yüksek para ödülleriyle doping patlaması adeta özendirildi.

Ezici çoğunlukla hep güçten yana olan spor aktörlerimiz kendilerini sorgulamaya başlarlar umarız.

[email protected]

 

*

Not:

Geçmiş yazılara şu linkten ulaşabilirsiniz:

http://arsiv.taraf.com.tr

Etiketler:

Hakkında Haluk Çetin

Haluk Çetin